Yerel mi, Endüstriyel mi?

3. Uluslararası Peynir Festivali kapsamında Bodrum’a gelen Onkoloji Uzmanı Dr. Yavuz Dizdar, Kent Haber’e yaptığı açıklamada peynir üretiminde yerel ve endüstriyel kavramları üzerine konuştu. 

3. Uluslararası Peynir Festivali kapsamında Bodrum’a gelen Onkoloji Uzmanı Dr. Yavuz Dizdar, Kent Haber’e yaptığı açıklamada peynir üretiminde yerel ve endüstriyel kavramları üzerine konuştu. 

Festival kapsamında ilçedeki çeşitli okullarda seminerler veren Dizdar, Oasis Toplantı Salonu’nda da “Yerel mi endüstriyel mi?” konu başlıklı panele katıldı. 

Burada Kent Haber’e açıklamalar yapan Onkoloji Uzmanı Dr. Yavuz Dizdar, Peynir Festivali hakkında konuşarak, “Festivale katılım gayet iyi. Biz de 2 gün boyunca okullar için eğitim turu attık. Festivale ilgi oldukça iyi. Bana göre Bodrum bu festivale sahip çıkıyor. Dolayısıyla bu iş geliştirebilir bir kavram. Hep söylediğimiz gibi. Bizim sonuçta vardığımız noktada çocukların bu işe sahip çıkacağı küçük işletmeler kurulması gerekiyor. İnsanlar her şeyi ucuza almak, en ucuz market neredeyse oradan elde etmek istiyorlar. Malın iyisinin ucuza olma ihtimali yok. Adam şimdi koyunu, keçiyi dağın tepesinde otlatmış. Bunun sütünü sağmış, gerekli koşullarda peynir haline getirmiş. Bu sizin süt tozundan yaptığını peynir benzeri ürünle maliyet olarak yarışamaz. O zaman ne yapacağız? Bunları destekleyeceğiz. Bunlar beslenme için gereken kapsamı barındırmakta. Siz eğer gidip de bunları süt tozundan ya da bilmem ne karışımından elde edilmiş ürünleri peynir diye almaya kalkarsanız olmuyor. Birinci amacımız bu. İkinci amacımız gençlerin geleceği için bu küçük işletmelerin arttırılması. Üçüncü amacımız da uluslar arası işbirliği. Bu peynir festivalinin en güzel yanı komşu ülkelerle olan bir işbirliğinin adımının sağlanması şeklinde gerçekleşti. Yani başka ülkelerden kendi peynirlerini tanıtmak ve bizden örnekler almak için gelen peynir konusunda söz sahibi arkadaşlarımızla tanıştık. Bunlar da elbette Türkiye’nin, özelinde Bodrum’un konumunu uluslar arası mutfakta güçlendirecek yaklaşımlardır” dedi.

Endüstriyel ve yerel kavramları ile ilgili de konuşan Dizdar, “Endüstriyel kavramı olsun, yerel kavramı da olsun aslında genleştirilmeye çok açık olan kavramlar. Siz endüstriyel yaparsınız ama sadece o ambalaj endüstriyeldir. Aslında üretim yereldir. Ona endüstriyel denmesi mümkün değildir. Endüstriyelin ne olursa olsun bir uygulamalar manzumesi var. Yani belli aşamalardan geçecek, belli kalite işlemlerini geçmiş olacak. Hijyen gibi. Ondan sonra da bunu seri olarak üretime geçtiği zaman buna endüstri adını veriyoruz. Halbuki içerik olarak baktığınızda aynı şey yerel de karşılıyor. Ama yerelin şöyle bir güzelliği var; o bölgenin kalkınmasına hizmet ediyor” değerlendirmesinde bulundu. 

Üretim açısından peynirin endüstriyel olamadığını da ifade eden Onkoloji Uzmanı Dr. Yavuz Dizdar sözlerini şöyle tamamladı:

“Peynir özelinde bahsedecek olursak peynir yerel olmak zorundadır. Üretim açısında peynir endüstriyel olamıyor. Niye? Çünkü peynir coğrafyaya tabiidir. Siz bir Kars gravyer üretecekseniz, bir hellim üretecekseniz bunların bulunabileceği yerler Kıbrıs coğrafyasıdır, Kars coğrafyasıdır. Siz bunu tutup da ‘İstanbul’da yaparım, en hijyenik tesisi kurdum, hatta sütü de Kars’tan veya Kıbrıs’tan getirdim’ derseniz olmuyor. Çünkü bu coğrafyaya tabiidir. Her ağaç nasıl her ortamda bitmiyorsa her peynir de her ortamda olmuyor. O yüzden peynir kavramı zaten başlı başına yerel bir kavramdır. Siz bunu en güzel şekilde ambalajlayacaksınız, süsleyeceksiniz ki orada adı onunla anılır olacak. ‘Hakikaten burada böyle bir peynir var. Git, sakın onu yemeden dönme’ diyecekler. O zaman başarılısınız. O zaman o bölgenin kalkınmasına kendini döndürmesine de hizmette bulunabilirsiniz. Aksi takdirde endüstri mevcut ortamda düzenlemeler olsun, işbirliği olsun, pazarlama kapasitesi olsun mevcut yereli kendisi kollamazsa ezer geçer. İnanın endüstrinin kolladığı yerel tüketicinin kolladığı yerelden daha fazladır.”